Robert Parker’ in kurduğu Wine Advocate dünyanın en çok ziyaret edilen şarap kritik sitelerinden biri. 25’ ten fazla değişik ülkeden 450.000’ den fazla tadım notunu bulabileceğiniz bu siteyi çok uzun yıllardır düzenli olarak takip ediyorum. Özellikle yurt dışında şarap seçerken en güvendiğim kaynaklardan biri budur. Bol jüri üyeli, bol madalyalı , şarabın teknik değerlendirmesinden çok pazarlamayı ön planda tutan yarışmalara göre çok daha gerçekçi puanlar ve yorumlar buluyorum bu gibi sitelerde ( Wine Spectator, Vinous vb. ). Bunlar gibi platformlarda yazan şarap kritiklerine şarap dünyasının tüm dev üreticilerinin kapıları davetle açıldığı gibi hem ün hem para kazanma potansiyelinin yüksek rekabeti yazarları çok dikkatli ve gerçekçi yorumlar yapmaya zorluyor. Sonuçta yazdığınız tadım notu altında imzanız var ve üst düzey müzayede evlerinden tutun, nitelikli içicilere kadar bir çok noktada referans olarak kabul edilip, sürekli test ediliyorsunuz.
Geçen ay ön sayfada ‘Turkey: Selendi, the Debut ‘ başlığını görünce heyecanla yazıyı okumaya başladım. Selendi şaraphanesinden, teruarından bahsettikten sonra kurucusu Akın Öngör’ ü tanıtıp, tanınmış danışman Andrea Paoletti ile devam eden yazı güncel 2019 ve 2020 rekoltelerin tadım notları ve puanları ile bitiyor. Genel izlenim olumlu, puanlar 86-91 arası. En yüksek puanı Selendi Estate Cabernet Franc 2019, 91 puanla alırken, Akhisar Blend 2019 90 puanla fiyat skalasına göre en değerli şarap olmuş.
Tadım notlarında benim dikkatimi çeken Kritik Mark Squires’ in kendinin de itiraf ettiği gibi şarapları okumakta zorlanması oldu. Bir yandan şarapların rüstikliğe dayanan güçlü yapılarını överken, varyetel tipisitesi ve yıllanma potansiyelleri hakkında net kararlar verememiş gibi görünüyor. Bunu negatif bir eleştiri olarak söylemiyorum. Aksine dürüstlüğünün bir göstergesi olarak görüyorum. Bakir teruarlarda daha önce denenmemiş, geçmişten gelen referansları olmayan varyetellerden bir an önce üst düzey şaraplar yapma arzusu ile bağda ve yapım aşamasında bir çok müdahale gören şaraplar kendilerini bulmakta elbet zorlanacaklar. Bağlar yaşlanacak, zamanla bağ kendi içinde dengesini kuracak. Hasat zamanından tutun, aldığınız verim, kullandığınız maya, fermentasyon ısısı, fıçı seçimine kadar bir çok değişkeni deneye yanıla hizaya sokacaksınız. O zaman sizin teruarınızın parmak izini taşıyan şarabı minumum makyajla piyasaya gururla vereceksiniz. Daha önce yine Wine Advocate’ den Monica Larner Corvus şaraplarını değerlendirmişti. Tek tek başka üreticilerin de şarapları yazıldı bu sitede ama devamı gelmedi. Gelmeli… Selendi’ nin gösterdiği bu cesur girişimi takdir ediyor ve destekliyorum. Diğer üreticilerimizin de bu türden bağımsız profesyonellere şaraplarını değerlendirtmelerini, doğru ve gerçekçi geri bildirimlerle üretimlerine yön vermelerini öneriyorum. Çin’den, Berlin’ den, Mundus Vini’ lerden aldığınız madalyalarla belki yurt içindeki sıradan şarapseverlerin gözlerini boyayabilirsiniz ama Dünya pazarına açılamazsınız. Öyle bir niyetiniz varsa tabi…
Hem habere sevindim hem de sizin tarafsız değerlefirmeube önerilerinizi keyifle okudum. Elinize sağlık…
Teşekkürler Sayın Hocam…
Hele son paragraf için size teşekkür ediyorum elerinize sağlık .
Çok teşekkürler İbrahim Bey…