Sıcağa ve kuraklığa dayanıklı olduğu için Kuzey Afrika ve Orta Doğu’ da yetiştirilebilen Cinsault, yüksek verimde işlendiği zamanki yavanlığı yüzünden yüzyıllarca hor görülmüş ve basit sofra şarapları için kullanılmış bir üzüm. Lübnan’ ın meşhur Chateau Musar’ ın yıllara meydan okumasıyla ünlü şaraplarında kullanılan üzümlerden biri de Cinsault.
Son yıllarda özellikle Güney Afrika’ dan müthiş Cinsault şarapları çıkmaya başladı. Sadie Family, Leeu Family gibi üreticilerin dikkat çekici, taze kırmızı meyve gösterisi sunan gevrek asitli, zarif ve kompleks şarapları sonrası diğer üreticiler dağ tepe demeden yaşlı Cinsault bağları aramaya başladılar. Bunlardan biri geçenlerde “Savage” (syrah) şarabını paylaştığım Duncan Savage… “Follow the Line” isimli bu şarap %89 Cinsault, %11 Syrah blendi. 2019 rekoltesi 7. rekolte ve şimdiye kadar üretilenlerin en iyisi olarak değerlendiriliyor. Yaşlı asmalardan çok düşük verimle elde edilen Cinsault üzümleri, vahşi mayalar ile fermente edilip 5 hafta kadar kabuk temasına bırakılmış. Daha sonraki olgunlaşma periyodu ise büyük nötr fıçılarda gerçekleşmiş.
Bu şarabı uzun süredir merak ediyordum. Aslı’ nın geçenlerdeki Londra seyahati bu şaraba ulaşmamıza olanak sağladı. Monosepaj, Cinsault olarak etiketlenebilecek yüzdeye (min.%80) sahip bir şarap içmemiştim. Neyle karşılacağımı bilmiyordum ama dün gece tam bir bomba süpriz oldu benim için…
Yakut renkli, yoğunluğu az, pinot noir gibi transparan bir şarap. Burun meyvemsi, çiçeksi, parfümsü gibi sıfatlarla tanımlanabilecek bir burun değil… Daha çok çekici diyebileceğim hatta gizemden kaynaklı anormal merak uyandıran bir burun; çilek, kiraz ve biraz da ahududu gibi kırmızı meyveler, deri tulum peyniri, kırılmış taş, beyaz biber, is, yaban turpu gibi topraksı notalar ile beraber çok “cool”
Damak ise tam anlamıyla beni benden aldı… Orta gövdeli ve oldukça sek. Burunla aynı doğrultudaki lezzetler, tam bir harmoni içinde damağı çok çok zarif, serin ve hafifçe de tuzlumsu bir şekilde kaplıyor. Gevrek asiditesi lezzeti daha da vurgulayıp, bitişi uzattıkça uzatıyor. Alkol dengesi ile yakalanan bitişteki hafiflik ise adeta ayakları yerden kesiyor…
Bu şaraptaki kadar ince taneli ve pürüzsüz tanenler daha önce başka hiçbir şarapta dikkatimi çekmemişti. Tam anlamıyla mest edici, çok çok özel bir şarap… Dün gece bende uyandırdığı hisle tartışmasız 100 puanlık bir “an” şarabı… Sizlerin de böyle büyüleyici “an” şarapları ile sık sık karşılaşmanızı diliyorum…
Puan:96
İdeal içim aralığı: 2022-2030
